Hakkımızda

Dipsiz Bilinç

Dipsiz Bilinç, bilincin sınırının olmadığı, öğrenmenin hayat boyu sürdüğü felsefesi üzerine kuruldu.  Eğitimin okulla sınırlı kalmadığı, her yaşta farklı yetkinlikler, hobiler ya da deneyimler için yine eğitime ihtiyaç duyulduğuna inanıyoruz. Sürekli öğrenme ve öğretme misyonu üzerine kurulan kurumumuz, eğitimde fırsat eşitliği için, destekçileri ile birlikte her kesimden öğrenciye ulaşmayı hedeflemiştir. Kaliteli eğitimin bir ayrıcalık değil, bir hak olduğuna inanıyoruz. Danışmanlarımız ile irtibata geçerek sizde eğitim gönüllüsü olabilirsiniz.

En kaliteli hizmeti sunabilmek için; en iyi eğitmenleri özenle seçiyor, sürekli uluslararası literatür taramaları yapıyor, teknolojiden faydalanıyor, öğrenci ve velilerin görüşlerini dikkatle dinliyor, daha iyisi için cesur adımlar atıyoruz. 

Günümüzün en büyük sorunu sınav sistemi. Sınavların sadece yılda bir kere yapılması ve ilerisi için anahtar niteliğinde olması öğrencilerde yoğun sınav stresine neden olmakta. Yapılan araştırmalar belli seviyede stresin verimlilik üzerinde olumlu etkisi olduğunu göstersede, malesef çocuklarımızın üzerindeki sınav baskısı bu seviyenin üzerinde. Bu da sınava olumsuz yansımakta, çocuğun gerçek potansiyelini gösterememesine neden olmaktadır. Sınavlarla ilgili ikinci büyük sorun yeni nesil sorularla ilgili. Çocuklar yıl boyunca ağır işte çalışan işçiler gibi soru çözmekte, buna rağmen sınavda yeni nesil sorularda takılmaktadır. Ders çalışırken öncelikle konunun tam olarak anlaşılması gerekmektedir. Sonrasında kazanım soruları ile konu pekiştirilmeli ve en son yeni nesil sorular ile çalışılmalıdır. Bazı öğrenciler maalesef soru çözerek konunun öğrenilebileceği kanaatindedir. Oysa sadece soru çözmek konuyu anlamanızı sağlamaz. Konuyu öğrenmek ve kazanım soruları ile pekiştirmek anahtardır. Eğer konu anlaşıldı ise soru ne şekilde gelirse gelsin soru çözülebilecektir. Ama öğrenci konuyu anlamadı ise normalde çözdüğü bir soruda küçük bir değişiklik olsa bile çözemeyecektir. Çünkü konu anlaşılmamış ezber yapılmıştır.

Sayısal derslerde gördüğümüz en büyük sorun ezberci zihniyettir. Sayısal dersler ezber kaldırmaz. İyi bir mantık, muhakeme yeteneği gereklidir. Buda en başta, ilkokulda dört işlem mantığı ile başlar. Ezber yapılarak öğrenilmiş konularda, çocuk çözdüğü sorunun dışındaki soruları çözemez. Sadece ezberlediği kadar bilir. Bu da bizimle çalışmamış velilerden üzülerek duyduğumuz “Bu çocuk bütün sene soru çözdü, nasıl bu soruları çözemez. Sınav soruları neden bu kadar zor.”  gibi haklı yakınmalara sebep olur. Biz çocuklarımızın matematik dersi gibi derslerde ezber yapmalarına kesinlikle izin vermiyoruz. Her formülün önce nasıl ve ne şekilde bulunduğunu anlatıyoruz. Ayrıca okullarda ders saatleri sınırlı olduğu için, velilere tavsiyemiz mutlaka okul dışında çocuğun hiç olmazsa milli eğitim tarafından paylaşılan yeni nesil sorularla çalışmasını sağlamalarıdır.

Sevgili öğrenciler, sınavlar düşündüğünüz kadar zor değil. Başarının anahtarı, her yıl eksiğinizin kalmamasına dikkat ederek bütün konuları öğrenmenizdir. Çalışmayı son yıla bırakmayın. Her yıl bir önceki yılın üzerinde yeni bilgiler edinildiği için, geçen yıldan kalan eksikleriniz, bu yılda anlamamanıza neden olur. Ayrıca uzun süreli öğrenme unutmayı engeller. Her yıl derslerinize düzenli devam eder son yılda normalden daha fazla çalışırsanız başarmanızın önünde hiçbir engel olmaz. Ayrıca bildiğini bilmek özgüven sağlar, bu da sınav stresine girmenizi engeller. Evet bu sınavlar hayatınız için mihenk taşları çok kıymetli. Bu zamanları çok iyi değerlendirmelisiniz. Fakat hiçbir zaman bunu mutluluğunuzun önüne koymayın. Hayat sürprizlerle doludur.

Sevgili veliler, çocuğa bırakacağınız en iyi miras eğitimdir. Hayat boyu yanında onu taşıyacaktır. Çocuğun okul kıyafetinden, tatilden ya da eğlenceden daha fazla ihtiyaç duyduğu tek şey eğitimdir. Bu nedenle masraf listenizin en başına eğitimi koyun. Diğerlerini sonraki sıralara yerleştirin. İyi bir eğitim, iyi bir meslek ve iyi bir hayatın kapılarını açar.